Diyarbakır'daki Saint George Kilisesi, şehrin tarihi dokusunun önemli bir parçasıdır. Bu kilise, Diyarbakır'ın tarihi surlarının içinde, özellikle Süryani Ortodoks cemaati için önemli bir ibadet yeridir.


Diyarbakır'daki Ermeni Katolik Kilisesi, Türkiye'nin güneydoğusundaki Diyarbakır şehrinde yer alır. Bu kilise, şehirdeki tarihi ve kültürel mirası temsil eden önemli bir yapıdır.

Ermeni Katolik Kilisesi'nin tarihi oldukça eskiye dayanır. Kilisenin inşa tarihi tam olarak belgelenmemiş olsa da, genellikle 19. yüzyılın sonlarına doğru veya 20. yüzyılın başlarında yapıldığı düşünülmektedir. Diyarbakır, tarih boyunca farklı kültürlerin etkileşiminde bulunduğu bir bölge olduğu için kilisenin yapımında da bu çeşitliliğin izleri görülebilir.


 

"Diyarbakır Kaburga Dolması: Güney Anadolu'nun Lezzet Şöleni"

Türk mutfağının zenginliklerinden biri olan Diyarbakır kaburga dolması, özellikle Güneydoğu Anadolu'nun yöresel tatları arasında önemli bir yere sahiptir. Bu lezzetli yemek, kuzu kaburgalarının dikkatlice temizlenmesi ve içlerinin özenle doldurulmasıyla hazırlanır.


Diyarbakır mahlepli çörek, Diyarbakır mutfağına özgü geleneksel bir çörek çeşididir. Mahlep, kiraz çekirdeğinden elde edilen ve tatlı bir kokuya sahip olan bir baharattır. Diyarbakır mahlepli çöreği, bu özel baharatın tadıyla ve dokusuyla oldukça öne çıkar.

 


 

Meftune, Türk mutfağında özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne ait bir yemektir ve Diyarbakır mutfağının önemli bir lezzetidir. Meftune, genellikle kuzu etiyle yapılan bir tür et yemeğidir. Et, genellikle kemikli olarak tercih edilir ve uzun süre pişirilerek yumuşacık olması sağlanır.


Ciğer Kebabı 
Diyarbakır’ın en lezzetli yemeklerinden olan ciğer kebabı sabah kahvaltılarının, öğle ve akşam yemeklerinin vazgeçilmez bir öğesidir. Kuzu ciğerinden yapılan ciğer kebabının lezzetine doyum olmaz


Geleneksel el sanatları içerisinde kuyumculuk, ipekçilik ve bakırcılık önde gelmektedir


Diyarbakır karpuzunun tanıtılması ve üreticisinin desteklenmesi amacıyla düzenlenen festival her yıl kente oldukça gelir sağlıyor. Kentin sembolü olan ve Sürme, Pembe ile Ferik isimleriyle bilinen Diyarbakır Karpuzu, iriliğiyle de yöresel kültüre katkı sunuyor. 


Diyarbakır'ın güncel geçmişi, kuyumculuk geleneğinin de derin bir şekilde kök salmasını sağlamıştır. Kuyumculuk, Diyarbakır'ın ekonomik ve kültürel yapısında önemli bir yer tutar ve bu çarşı, bu geleneğin canlı örneklerinden birini sunar. Çarşı, hem yerel halkın hem de ayırmanın dikkatini çeken birçok dükkan ve işletmeye ev sahipliği yapıyor

Gazi Caddesi üzerinde, Ulu Cami'nin tam karşısında Hasanpaşa Hanı'nı kuzey ve batı cepheleri dışında
kaplayan çarşıdır. Hasapaşa Hanı'nın kuyumcular çarşısına açılan kapısı bulunmaktadır.
Çarşıya giriş asıl yuvarlak kemerli bir kapıdan sağlanır. Çarşı uzun L planlı bir koridorun sağına ve
soluna konumlanmış yuvarlak kemerli dükkanlardan oluşuyor. Günümüzde halihazırda kullanılan
kuyumcular çarşısı her türlü zinet eşyasının satıldığı bir çarşıdır.


 Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bulunan Sipahiler (Aşefçiler) Çarşısı, kentin en tanınmış çarşılarından biri olarak bilinir. Tarihi zenginliği ve yöresel kültürüyle bezenmiş bu çarşı, Diyarbakır'ın kültürel mirasını keşfetmek isteyenler için önemli bir durak noktasıdır. Burada, Türkiye'nin ipek böcekçiliğinin büyük bir kısmını karşılayan Diyarbakır'ın ünlü ipek kumaşlarına, %100 pamuklu puşilere ve yöresel kıyafetlere ulaşmak mümkündür.


 

Diyarbakır Peynirciler Çarşısı, Diyarbakır, Türkiye'de bulunan meşhur bir çarşıdır. Diyarbakır, Türkiye'nin güneydoğusunda, tarihî ve kültürel açıdan zengin bir şehirdir. Diyarbakır Peynirciler Çarşısı da bu zenginliğin bir parçası olarak ön plana çıkar


Diyarbakır Bakırcılar Çarşısı, Diyarbakır'ın tarihi ve kültürel dokusunu yansıtan önemli bir ticaret merkezidir. Şehrin tarihi Sur İçi bölgesinde yer alan bu çarşı, bakırcılık geleneğinin devam ettiği ve geleneksel bakır ürünlerin satıldığı bir merkezdir.


Diyarbakır'ın tarihî surları arasında, zamana meydan okuyan bir güzellikle yükselen İskender Paşa Konağı, şehrin kültürel mirasının önemli bir parçasını oluşturur. Adını Osmanlı döneminin önemli devlet adamlarından biri olan İskender Paşa'dan alan bu konağın tarihi, Diyarbakır'ın geçmişine ışık tutar.

 


Diyarbakır'da "Çifte Kapı" olarak bilinen yer, şehrin tarihi surlarının bir parçasıdır. Çifte Kapı, Diyarbakır'ın doğu yönünde bulunur ve şehrin tarihi dokusunu oluşturan önemli noktalardan biridir.


Diyarbakır'ın tarihî zenginliklerinden biri olan Ongözlü Köprü, şehrin simgelerinden biri olarak öne çıkar. Diyarbakır'ın tarihi surlarıyla çevrili olan bu şehirde, Ongözlü Köprü, tarihî dokuyu modern zamanlara taşıyan bir anıt niteliği taşır.


Diyarbakır'ın doğal güzelliklerinden biri olan Fıskaya Şelalesi, tarihi ve doğal zenginlikleriyle ünlü olan bu bölgenin önemli bir noktasını oluşturuyor. Bu şelale, Diyarbakır'ın merkez ilçesi olan Bağlar'a bağlı Yolüstü Köyü sınırları içerisinde yer alıyor. Hem yerel halkın hem de ziyaretçilerin ilgisini çeken bu doğa harikası, şehir hayatından uzaklaşıp temiz hava almak isteyenler için ideal bir kaçış noktası sunuyor.


Diyarbakır'daki Cemil Paşa Konağı, Diyarbakır'ın tarihi dokusunu yansıtan önemli bir yapıdır. Konağın yapım tarihi ve tarihi hakkında kesin bilgiye sahip değilim, ancak genellikle Osmanlı dönemine ait olduğu düşünülmektedir.


Diyarbakır Hasan Paşa Hanı, Diyarbakır'ın tarihi ve kültürel miraslarından biridir. Diyarbakır, Türkiye'nin güneydoğusunda yer alan tarihi zenginlikleri ve yapılarıyla ünlü bir şehirdir. Hasan Paşa Hanı, Diyarbakır'ın tarihi surlarının içinde yer alan ve Osmanlı dönemine ait bir han kompleksi olarak bilinir.


 Diyarbakır Sülüklü Hanı, Diyarbakır şehrinde bulunan tarihi bir han. 16. yüzyılda inşa edilmiş olan bu han, Diyarbakır'ın tarihî dokusunun önemli bir parçasıdır. Hanın adı, çatısında sülüklerin yaşadığı bir havuz bulunmasından gelir. Bu sülükler, hanın içme suyunu temizlemek için kullanılırdı.


Dağkapı, Diyarbakır'ın tarihi ve kültürel açıdan önemli bölgelerinden biridir. Bu bölge, hem yerli halk hem de yönetimi için şehrin merkezi noktalarından biri olarak biliniyor.

 

Dağkapı, Diyarbakır'ın tarihi surlarının bir parçasıdır ve surların dört ana kapısından biridir. Diyarbakır'ın 5000 yılı aşkın bir geçmişe sahip olması, bu kapının da önemli bir tarihi değerinin olduğunu gösteriyor. Dağkapı, M.Ö. 3000'li yıllara kadar uzanan bir geçmişe sahiptir ve Asur, Roma, Bizans, İslam ve Osmanlı dönemlerine tanıklık etmiştir.

 

 

 


Diyarbakır'daki Hz. Süleyman Camii, Türkiye'nin en eski camilerinden biridir ve tarihi oldukça zengindir. Cami, Diyarbakır'ın tarihi Sur ilçesinde yer alır. Hz. Süleyman Camii'nin inşa tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, bazılarının 1155 yılında Artukoğulları döneminde inşa edildiğini belirtirler. Ancak bazı araştırmacılar camiinin Selçuklu bilgilerine ait olduğunu düşünüyorlar.


Dört Ayaklı Minare, Diyarbakır'ın tarihi ve kültürel simgelerinden biridir. Bu minare, Diyarbakır'ın merkezinde, Ulu Camii'nin hemen yanında yer alır. 15. yüzyılda yapılmış olup Osmanlı dönemi mimarisinin önemli örneklerinden biridir.


Dağkapı: Diyarbakır'ın tarihi surlarının bir kapısı olan Dağkapı, şehrin önemli tarihi yapılarından biridir. Surların restore edilen bölümlerinden biri üzerinde yer alır.


Diyarbakır Kalesi, Türkiye'nin Diyarbakır şehrinin yer alan büyük bir kale kompleksidir. Tarihi MÖ 3. yüzyıla kadar uzanan bu kale, birçok medeniyetin izlerini barındırır. Kale, surlar, burçlar, kuleler ve iç kale olarak birçok yapıdan oluşur.


Diyarbakır İç Kale Müzesi, Diyarbakır şehrinin tarihi surları içinde yer alan önemli bir müzedir. Bu müze, Diyarbakır'ın tarihini ve kültürel mirasını sergilemek amacıyla kurulmuştur. İç Kale olarak da bilinen bu alan, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almaktadır ve zengin tarihi dokusuyla bilinir.


M.S. 639 yılında Diyarbakır'a egemen olan müslüman Araplar tarafından şehrin merkezindeki en büyük mabedin (Martoma Kilisesi) camiye çevrilmesiyle oluşturulmuştur. Daha sonra 1091 yılında Büyük Selçuklu Hükümdarı Melikşah'ın buyruğu ile büyük bir onarım gördüğünü, ...


Başarıyla Sepete eklendi !